Topuk dikeni deyip geçmeyin
Sabah kalkar kalmaz, ilk adımınızı attığınızda
topuğunuzda bıçak gibi keskin bir ağrı oluşuyorsa ve bu ağrı gün içinde sık sık
tekrarlıyorsa, ‘topuk dikeni’ rahatsızlığınız olabilir. Topuk kemiğinde gelişen
sivri uçlu kemik büyümelerine ‘topuk dikeni’ adı veriliyor. Bu rahatsızlığa ise
topuk kemiğinin altında kalan kalsiyum birikintileri neden oluyor. Plantar
fasya adı verilen kalsiyum kalıntıları bir süre sonra kemikleşiyor ve topuğun
taban destek kısmını oluşturuyor. Bu kalıntıların dengesiz bir şekilde
ilerlemesi ise ayak tabanına zarar vermeye başlıyor. Eğer ayakkabı giydiğinizde,
uzun süre yürüdüğünüzde, ayakta kaldığınızda ayak tabanınızda iğne batması ya
da yanma gibi bir his yaşıyorsanız, gecikmeden bir ortopediste görünmenizde fayda
var.
Röntgen çektirmek şart
Topuk dikeni rahatsızlığınız olup olmadığını anlamanın
en doğru yolu ise röntgen çektirmek. Eğer, topuk dikeniniz varsa; röntgen
filminde tüm detaylar öne çıkıyor. Yaklaşık 1-1.5 cm’lik topuk dikenleri, röntgende
açıkça gözlemlenebilirken, net bir durum yoksa, bu rahatsızlık ‘topuk dikeni
sendromu’ olarak nitelendiriliyor.
Topuk dikeni; topuğun önünde ayak kemerinin hemen
altında ya da topuğun arkasında oluşabiliyor. Topuğun arkasında gelişen topuk dikeni,
sıklıkla aşil tendonunun iltihaplanması olarak yorumlanıyor. Aşil tendiniti
olarak bilinen bu iltihabi durumda, ayağın ön kısmına basınç uygulandığında
topuk ağrısı artabiliyor. Topuk dikeni, topuğun ön kısmında görülüyorsa,
uzmanlar bu durumu plantar fasiit adı verilen, ayağın altından geçen ve topuk
kemiğini ayak parmaklarına bağlayarak plantar fasya adı verilen fibröz bağ
dokusu iltihabı olarak nitelendiriyor.
Topuk dikenini tetikleyen
risk faktörleri
-Topuk kemiğine, bağlara ve
topuk yakınındaki sinirlere aşırı stres uygulayan bir yürüyüş stiline sahip
olmak.
-Ortopedik
tabana sahip olmayan ayakkabılarla sert yüzeylerde tempolu yürümek ya
da koşmak.
-Fazla hareketsiz kalmak.
-Yüksek topuklu ayakkabı
giymek.
-Yürürken ya da koşarken yere
sert şekilde basmak.
-Kilolu olmak.
-Topuğa darbe alınması ya da
ayak burkulması nedeniyle yumuşak dokuya zarar
verilmesi.
-Şeker hastalığına sahip
olmak.
-Uzun süre ayakta kalmak.
-Çok yoğun spor yapmak
-Düz tabanlık ve yüksek ayak
kemerine sahip olmak.
Dikkat çeken belirtiler
Topuk dikeninde en sık
gözlemlenen şikayetlerin başında kronik ağrı geliyor. Özellikle topuk dikeni
oluşum noktasında iltihaplanma söz konusu ise yürüyüş ve koşu sırasında ağrı
olabiliyor. Topuk önünde şişlik varsa, ağrının olduğu bölgede ve çevresinde ısı
artışı gözlemleniyorsa, topuk altında küçük, kemik benzeri çıkıntılar varsa ve
bu hassasiyetler çıplak ayak yürümenizi zorlaştırıyorsa uzman bir hekimden
randevu almalısınız.
Topuk dikeni ağrısı artarsa
Topuk dikeni tedavisinde ayağa binen basıncı
azaltmak, ağrı ve iltihabı kontrol altına almak, doku iyileşmesini teşvik etmek
ve yumuşak dokuların esnekliğini artırmak hedefleniyor. Bu rahatsızlığın önüne
geçebilmenin bir numaralı kuralı ise istirahat etmek... Ayağınızı
dinlendirdiğinizde, yürürken ya da adım atarken ayağınıza uyguladığınız baskıyı
azaltmış oluyorsunuz. Bu baskının azalması; bölgedeki iltihabı, ağrı ve
şişkinliği minimuma indiriyor. Topuk dikeni ağrısının başlayacağını anlar anlamaz
buz kompresi uygulamanız, ağrıyı hafifletebiliyor. Topuk dikeni ağrısı başladığında,
bu ağrıyı azaltmak için ayakkabınızın içine özellikle topuk kısmına halka
şeklindeki tabanlıklardan koymayı ihmal etmemelisiniz. Bu halka tabanlıklar,
yürürken topuktaki baskıyı azaltıyor ve ağrıyı da minimuma indiriyor.
Uygulanan tedavi yöntemleri
- Antienflamatuar ilaçlar; iltihabi süreci baskılayarak
şişliği azaltmaya yardımcı oluyor. İltihap giderici ve ağrı kesici krem, jel ya
da merhemler de kullanılabiliyor.
- Ekstrakorporeal şok dalgası tedavisi (ESWT), yüksek
enerjili ses dalgalarını ilgili bölgeye yönlendirerek plantar fasyadaki hasarı
iyileştiriyor.
- Proloterapi yöntemiyle hasarlı
yumuşak dokuya dekstroz gibi tahriş edici bir çözelti enjekte edilerek iyileşme
süreci uyarılıyor.
- PRP yöntemiyle kişinin kendi
kanından elde edilen doğal bir maddenin, topuk bölgesine enjekte edilmesi dokuyu
iyileştiriyor.
- Akupunktur yoluyla vücudun
belirli bölgelerine batırılan steril iğneler ya da lazer ışınları vücudun
iyileşme sürecini hızlandırıyor.
- Steroid enjeksiyonlar da etkilenen bölgedeki şişliği
ve ağrıları azaltabiliyor.
Ameliyat gerekli mi?
Topuk dikeni rahatsızlığı
olan kişilerin yüzde 90’ı cerrahi operasyonlara gerek kalmadan iyileşiyor. 9-12
ay süren tedavi sürecinin ardından ağrılar devam ediyorsa, plantar fasyasının
serbest bırakılması ve topuk dikeninin çıkarılması noktasında cerrahi işlem
yapılabiliyor. Bu durumda topuk dikeni tanısı konan kişiye ameliyat öncesinde
farklı testler yapılıyor. Ameliyat gerçekleştikten sonra nekahat döneminde;
istirahat, buz kompresi, ayağın yüksekte tutulması gibi önlemler alınması öneriliyor.
Bandaj, atel, cerrahi ayakkabı, koltuk değneği veya baston kullanımına ihtiyaç
olup olmadığı ise doktor kontrolünden sonra netleşiyor.
Topuk dikeni
egzersizleri
Topuk dikeni tedavisinde ayak ve baldır germe
egzersizleri başarılı sonuç veriyor.
·
Plantar fasya ve baldırların
gerilmesi: Ayak tabanı yere
paralel olacak şekilde ayak parmakları ile bir basamak ya da bankın üzerinde
durun. Boşlukta kalan ayak topuğunuzu gerginlik hissedene kadar aşağı indirin.
Bu pozisyonda birkaç saniye bekleyip topuğunuzu tekrar yukarı kaldırın ve bu
hareketi birkaç kez tekrarlayın.
·
Plantar fasya ve baldırların gerilmesi: Bacaklar önde uzanmış olarak yere veya yatağa oturun. Ayak parmaklarınızı
havluya sarın ve havlunun uçlarından gerginlik hissedene kadar kendinize doğru
çekin.
·
Plantar fasyasının gerilmesi: Bir sandalyeye oturun. İlgili baldırı, diğer bacak üstüne
çapraz şekilde yerleştirin. Ardından ayağın parmaklarınızı aynı taraftaki elinizle
tutup kendinize doğru çekin.
·
Baldır kaslarının gerilmesi: Bir duvar veya direğe yaslanın. Bir bacağınızı
arkada bırakarak, vücut yükünü diğer bacağınıza verin. Arka bacakta bir gerilme
hissedene kadar öne doğru eğilin.
Masaj da iyi geliyor
-Epsom tuzu, magnezyum sülfat
içeren ve doğal olarak oluşan şifalı bir tuz olarak öne çıkıyor. Topuk dikeni
ağrınızı hafifletmek için suya epsom tuzu serpin. Ayaklarınızı bu suda
dinlendirirken masaj da yapabilirsiniz.
-Biberiye veya lavanta gibi
saf esansiyel yağlarla ayak topuğunuza nazikçe masaj
yapmak ağrılarınızı
hafifletecektir.
-Birkaç damla elma sirkesi
içeren ılık suda ayaklarınızı dinlendirebilirsiniz.
-Yarım çay kaşığı karbonat
ve 1 çay kaşığı su karışımıyla ayak topuğunuza masaj
yapabilirsiniz.