Diyabet ve Ayak Sağlığı
Ayak
sağlığına dikkat etmek her zaman çok önemli. Diğer yandan diyabet rahatsızlığınız
varsa, ayak bakımınıza daha da özen göstermeniz gerekiyor. Çünkü diyabet
rahatsızlığından en çok etkilenen organların başında ayaklarımız geliyor. Diyabet
sürecinin kontrol altında tutulmadığı durumlarda, bu hastalıktan mustarip
bireyler; diyabetik ayak olarak adlandırılan ve ilerleyen dönemlerde kangrene
neden olabilecek sağlık sorunlarıyla karşılaşabileceklerini asla unutmamalılar.
Bunun en önemli nedeni ise kanda uzun süren yüksek şeker seviyelerinin sinir
hasarına, ayak damarlarının tıkanmasına ve dolaşım sorununa yol açması...
Düzenli ayak bakımı şart
Yapılan araştırmalara göre diyabet
hastalarının yaklaşık yüzde 15’i hayatlarının bir döneminde diyabetik ayak
yarası ile karşı karşıya kalıyor. Eğer kiloluysanız, 60 yaşın üzerindeyseniz,
yüksek tansiyon-yüksek kolesterol sorunu yaşıyorsanız ve uzun süredir diyabet
rahatsızlığınız varsa düzenli ayak bakımı yaptırmanız, hayati öneme sahip. Diyabet
hastalarında otonom nöropatiye bağlı terleme mekanizmasının bozulmasıyla ayakta
kuruluk, ciltte çatlak, yarık ve nasır gibi sorunlarla karşılaşılabiliyor.
Özellikle çatlak ve yarıklar; bir an önce kontrol altına alınmazsa, farklı
enfeksiyonlara neden olabiliyor. Bu tip yaralara özel ayak bakımı ile müdahale
edilmediği takdirde, sadece ayağı değil; bacağı da tehdit edici sağlık
sorunları oluşabiliyor.
Belirtileri ihmal etmeyin
Diyabet; hastaların ayaklarında ciddi
yaraların açılmasına, enfeksiyon gelişmesine ve yaraların büyüyerek parmak,
ayak ve bacak kayıpları gibi tabloların gelişmesini tetikleyebilir. Diz altı
bölgedeki küçük çaplı damarların tutulumu sonucunda, ayağı besleyen tüm
damarları tıkalı olan hastalarda, çok kısa mesafe yürümekle vaya istirahatte
ağrı kesicilerle geçirilemeyen ciddi iskemik ağrıların geliştiği kritik bacak
iskemisi denilen tabloya neden olabilir. Hastaların ayağındaki enfekte ve ciddi
ağrıya neden olan yaralar nedeniyle hayat kaliteleri de ciddi oranda düşüyor.
Küçük bir yara ihmal edildiğinde çok büyük ve problemli bir yara haline
gelebiliyor. Bu nedenle ayak bakımınızı yaparken; ayağınızda yara ve kızarıklık
olmadığını her gün takip etmelisiniz.
Ne
zaman doktora gidilmeli?
-Ayağınızda ciddi cilt rengi değişikliği varsa,
-Ayak ve ayak bileğinizdeki şişkinlik artarsa,
-Yürürken ya da istirahat ederken ayağınız ağrıyorsa,
-Ayağınızda kalıcı yaralar çıkıyorsa,
-Tırnak batması, ayak mantarı, topuk çatlağı ve farklı
enfeksiyon belirtileri varsa derhal ayak sağlığı uzmanına görünmenizde fayda
var.
Diyabetik
yara bakımı
-Eğer kiloluysanız, öncelikle rejime başlamalı ve kilo
vermelisiniz.
-Eğer ciddi bir enfeksiyon durumu söz konusu ise kan testinden
sonra ağızdan ve damar yolundan antibiyotik tedavisine başlanmalı.
-Hızlıca bacak ve ayağı besleyen damarlar, tıkanıklık ve
darlıklar açısından muayene ve tetkik edilmeli, darlık veya tıkanıklık
varlığında yapılacak endovasküler veya cerrahi müdahaleler ile ayağın yeniden
kanlandırılması (revaskülarizasyon) sağlanmalı.
-Gerekli müdahaleler yapıldıktan sonra uygun yara bakım
tedavisine geçilmeli.
-Diyabet bağlı bacak damarlarındaki darlık ve
tıkanıklıkların tedavisi ise kapalı (endovasküler) ve açık (cerrahi) olarak
yapılıyor.
-Diyabetik ayak yarası olan hastaların
neredeyse tamamında daha büyük damarlarda da problemler gözlemleniyor. Diz altı
bölgede bacağı besleyen damar üçe ayrılarak ayağa ilerliyor. Bu damarların
ikisi ayakta birleşerek tüm ayağı ve parmakları besleyen bir kemer ve ağ
oluşturuyor. Yara iyileşmesi için yapılacak tedaviler ile ayağı ve parmakları
besleyen en az bir damarın kanlanması sağlanıyor.
Ayak
bakımında hangi kriterlere dikkat edilmeli?
-Diyabetli
kişiler ayaklarını ılık su ve sabun ile her gün yıkamalı. İyice kuruladıktan
sonra mutlaka pamuklu çorap giymeli.
-Evde
çıplak ayakla değil, terlikle dolaşılmalı.
-Sivri
burunlu ve dar ayakkabılar yerine yumuşak tabanlı ayakkabılar tercih edilmeli.
-Tırnaklar
düz kesilmeli, tırnak batması söz konusu ise mutlaka ayak sağlığı uzmanından
randevu alınmalı.
-Ayak
ve bacaklardaki renk değişiklikleri düzenli olarak kontrol edilmeli. Ayakların her yeri, parmak altları, araları, taban,
topuk gözden geçirilmeli. Ayağın sadece kolay görünen üst kısımları değil,
diğer kısımları da gözlemlenmeli. Bu noktada ayna yardımı faydalı olabilir.
-Kontrollerde, kızarıklık, şişlik, renk değişiklikleri,
vurma, soyulma, su toplaması ve parmak aralarında beyazlaşma olup olmadığına
dikkat edilmeli. Bu belirtilerden bir ya da birkaçı söz konusu ise derhal bir
sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
-Bacak
ve ayak damarlarındaki tıkanıklıkların değerlendirilmesi amacıyla, damar
cerrahisi uzmanıyla görüşülmeli.
-Sigara
içiliyorsa dolaşımı olumsuz etkilediği için derhal bırakılmalı.
-Düzenli
egzersiz yapılmalı.
-Diyabetik hastalarda ayağın bası alan noktalarında
nasır gelişebiliyor. Nasır gelişimini önlemek için düzenli olarak koruyucu krem
kullanmak gerekiyor. Hasta veya yakınları nasırı tırnak makası, jilet gibi
aletlerle kesmemeli, törpü ile ponza taşıyla törpülememeli, nasır ilacı
kullanmamalı.
-Diyabetik bir hasta banyo yapacağı zaman, su
sıcaklığı önceden ayarlanmalı, sıcaklık kontrolü elle veya daha da iyisi hasta
yakını tarafından yapılmalı.